Şükür, hem kulun Allah’a olan minnettarlığıdır, hem de bu minnettarlığa karşılık Rabb’in kullarına lütfettiği iyiliklerin artmasıdır. İnsanlar arasında ise şükür, teşekkür etmek, kadir kıymet bilmek anlamına gelir.

Demek ki şükretmek, kişinin farkındalığına göre biçimleniyor. Düşünmeden yaşayan biriyle bilinçli bir gözle bakabilen kişinin şükrü bir olabilir mi? İnsan anatomisini bilen biri, bedenin ne denli harika bir sistemle çalıştığını görür. Gök cisimlerini inceleyen biri, evrendeki kusursuz dengeye hayran kalır. Oysa başka biri için sadece “güneş doğdu, battı, ay yine gökyüzünde” deyip geçmek yeterlidir. Oysa fark etmek, gözlemlemek, durmak ve düşünmek gerekir.

Çevreme baktığımda, genellikle bir şükürsüzlük hâli görüyorum. Elindekinin kıymetini bilen, anda kalabilen insan sayısı oldukça az. Kışın yazı isteriz, yazın sıcaktan şikâyet ederiz. “Okul bitsin de rahatlayayım” deriz; okul biter, “bir iş bulsam” deriz. İş buluruz, “evlilik”, sonra “çocuk”, sonra “emeklilik” derken hayat bir yarışa dönüşür. Fakat o anı yaşamak, sahip olduklarımızın değerini bilmek çoğu zaman aklımıza gelmez.

Hep daha fazlası arzulanır. Hep bir koşuşturma, bir telaş içindeyiz. Sanki hayat, varış çizgisi olan bir yarış. Ama sonra “keşke genç olsam”, “şimdi sağlıklı olsam” demeye başlıyoruz. Giden gitmiş oluyor, kalan ise çoğu zaman pişmanlık.

İnsanlar bir araya geldiklerinde genellikle yaşadıkları olumsuzlukları anlatır. Medyada sürekli kötü haberler: ekonomi bozuldu, dünya kötüye gidiyor… Oysa çok az kişi bir durup da etrafına, içinde bulunduğu an’a bakıyor. Kendisine dönüp, “Ben neye sahibim?” diye soruyor.

Peki memnuniyet ne zaman gelecek? Başımıza bir felaket geldiğinde mi?

Sevgili Peygamberimizin şu uyarısını hatırlamak gerek:

“Beş şey gelmeden önce beş şeyin kıymetini bilin:

Ölüm gelmeden önce hayatın,

Hastalık gelmeden önce sağlığın,

Meşguliyet gelmeden önce boş vaktin,

İhtiyarlık gelmeden önce gençliğin,

Fakirlik gelmeden önce zenginliğin.”

(Buhârî, Rikâk, 3; Tirmizî, Zühd, 25)

Belki de bu yazıyı okuyan herkes, kendisi için küçük bir şükür listesi yapmalı.

İlk başta zor gibi gelir ama yazmaya başladığınızda fark edeceksiniz: Ne çok nimete sahipsiniz aslında… Ve belki de en önemlisi, bunları fark edebilecek bir kalbe sahipsiniz.